8 Aralık 2015 Salı

Lakin ben samimi siyahları severim,
Samimiyetsiz gök kuşağına inat..

Uzun zamandır hayatımı özetleyen bir cümle arıyorum..Buldum..
Hani sorarlar ya senin hayat felsefen ne veya kendini bir cümleyle anlat desek falan diye işte ben kendimi bu cümleyle anlatırım ben gerçekten de samimi siyahları seviyorum sahte olmayan yalansız dolansız yalın olan hisleriyle yaşayan herkesi seviyorum onlarla yoluma devam ediyorum..
Benim samimi siyahlarım hislerim,samimiyetsiz gök kuşağım ise mantığımdır..
Hissetmek ile düşünmek arasında bir çizgi vardır hangisiyle karar verip hareket ettiğinize dikkat edin ben kalbimi dinleyen taraf oldum her zaman zaten ben düşünmeyi de pek bilmem hep hissediyor muyum diye bakarım duygularımın beni yanılttığı zaman yok denecek kadar azdır..
Kalbinize bakmanız baktığınız şeyi görmeniz çok önemli biz biz yapan duygularımız onları da kalbinizin sesine kulak vererek anlarsanız..
Mesela her gün şu cümleleri duyuyor olabilirsiniz ya benim neden hiçbir istediğim olmuyor  zaten bende şans olsa,hep kötü şeyler beni buluyor..
Bulur çünkü sen gerçekten sen değilsin bir şeyleri yaparken kalbinle bakmıyorsun olaya mantığınla bakıyorsun mantık sizi bir yere kadar götürür..
Mantığınızla girdiğiniz işlerin yaptığınız şeylerin mantığınızla hayatınıza aldığınız insanların cezasını yine kalbiniz çeker 
O kırılır..
Hani evde kardeşlerden büyük olan bir şey yapar ama suçu küçüğe atar cezayı küçük çeker..
işte kalpte küçük kardeş gibidir mantık işin içinden çıkamayacağını anlayınca hemen kalbi şikayet eder..
Mantığınız böyle yarı yolda kalır ve yarı yolda kalacaktır ama kalbiniz her zaman hissetmeye yolun sonuna kadar gitmeye devam edecektir..o yolun sonu hüsranda olsa..
O yüzden size tavsiyem;
Hissedin hissetmekten korkmayın bağımlılık olsun sizde mesela biri şu işi git birine danış dediğinde ben danıştım deyin ve danıştığınız tek yer kalbiniz olsun..


1 yorum: